14 Ocak 2009 Çarşamba

Badak nedir? Ne değildir?

Yeterince bilinmediğini düşündüğüm bir kavram daha! Durum vahim, çünkü bu kelime azımsanamayacak sayıda olduklarını umduğum bir topluluğu temsil ediyor. Orada biyerdeler, haberiniz yok!

Şimdi efendim bu ''badak'' insanoğluna 'tercihen' karşı cinsle ilişkilerinde izlediği tutuma göre verilebilecek bir sıfattır.


X kişisi; (örnekte erkek olduğunu varsayıyorum, sanılanın aksine hatun versiyonları da vardır)

- ilk kez 30 saniye önce gördüğü hatunu otomatik olarak 'potansiyel manita'(sevgili, aşkito, fuckbuddy.. sen koy adını) statüsüne sokmuyorsa

- ömrünü sevgili aramaya/bulmaya adamamişsa

- ortamı kesmeden de gönül rahatlığıyla otobüs yolculugu yapabiliyorsa, kafeye/bara gidiş amacı hatun kaldırmak değil de nargilesini, içkisini içip muhabbetini yapıp, ''eğlenip'' evine dönmekse

- yalnız geçirdiği her anı şahsı adına kayıp saymıyorsa

- gittiği yerde ilk iş etrafa bakıp, hatunları ''taş hatunlar'', ''götürülebilir hatunlar'', ''tek içimlik'' ve ''kese kagıdı lazım'' gibi başlıklara ayırmıyorsa
...
..
. BADAK tır.


bu BADAK X kişisi;

- Bikere GAY degildir... (''Abazan'' türk gençlerine alışıp ''Badak'' türk genciyle karşılaştığında, reddedildiğinde yada terkedildiğinde X kişisinin arkasından GAY diyen türk kızları var. Neden? sonra açıklıycam..) Bu arada hiç bozulmadı ''X''.. skinde bile degil..

- Kesinlikle ASEKSÜEL değildir. 7/24 hatun pesinde koşmaması gönlüne göre bir yar, yaren bulamayacagı (bulmak ne lan? bulmak ne??) anlamına gelmez.. döner götüyle güler sana o ASEKSUEL dedigin X.. ayrıntı vermiyorum dikkat ettiysen :D

- iki kavram çok karıştırılsa da ABAZANlıktan fersah fersah uzaktır.

- 36,5 derece bir vücutla yetinmez, ''nefes alsın yeter'' demez.

- Sanılanın aksine götü falan kalkık değildir X'in. Seçiciliği 'artislik'ten yada 'aşagılık kompleksi'nden kaynaklanmaz, insan olmanın gerekliliğidir.

- ayrıca ömürlerinde gönüllerini kaptırdıkları hatun sayısının karesini/küpünü zihinden, saniyeler içinde alabilmekten övünür bu X.

13 Ocak 2009 Salı

Kötü Çocuk:

Bir kısmınız aslında iyi olan ama çevresi kötü olan çocuklardı. Bir kısmınız da 'aslında iyi' olan çocukların hayatına bi bakıma yön veren kötü çocuklardı. En baştan ayrılmıştık böyle. Peki neye göre, kime göre?..

'Aslında iyi' çocuk mu yoksa kötü çocuk mu oldugumuz tamamen ''teyze'' lerin insiyatifinde, ne yazık ki. Evet, ömrümüzün daha çok başlarında yapıştırılan, şanslıysak kurtulanlardan olduğumuz ama çoğunluğumuzu etkilemiş o 'hayat tarzları' bilimum günlerde, çay sohbetlerinde, misafirliklerde kararlaştırılır ve yavaş yavaş, çaktırmadan o 'gariban' çocuğun benliğine işlenir. Sonra gel de kurtul..

Başarısız birer Desperate Housewives taklidi bu teyzeler bir kere sizin hakkınızda annenize teselli yada uzlaşma maksatlı ''aslında iyi ama çevresi kötü'' dedi mi, hele bir de bunu duyduysanız, bittiniz.. Teyze sizin kötü ''OLAMAYACAĞINIZI'' belirtmiştir.. hemen peşine ''baksana şunu tipine bundan zarar gelir mi hiç kimseye'' falan derler ve 'oy ben seni yerim' yada 'seni yaratana kurban olurum' ölümcül saldırı larını yaparlar..

Bu veya bunun gibi bir anısı olup da ömrünün sonuna kadar 'en kötü çocuk', 'haylaz', 'yaramaz', 'serseri', 'orspu çocugu' olmak için ugrasmamış biri varsa beri gelsin.. Kurtulmak istiyorum artık!

Yıllardır çevredeki kötü çocuk olmak için ugraştım. Milleti okuldan kaçmaya ikna ettim, bilimum sınav sonuçlarını, ailevi ilişkilerini falan sikerticek oyunlara başlattım, gaza getirip normalde yapmayacakları 'kötü şeyler' i yaptırttım.. Eminim annelerinin arkadasları/teyzeler benim hattımda ''en süpersonik kötü çocuk'', ''o kadar kötü çocukmuş ki 95 okuldan atmışlar'', ''ben hayatımda daha kötü çocuk görmedim.'' gibi iltifatlar etmişlerdir..Yaptım çünkü! Oğullarını falan hep internet kafeye götürdüm, batak falan ögrettim!

Mına koyyim teyze! Bak küfür de ettim! Sigara falan desen zaten pöfür pöfür! 'Bi dal' da vercem lan ogluna! hele bi ortaokula geçsin!

7 Ocak 2009 Çarşamba

Ne var? Ben de yaparım!

Etrafta olan (oldugu iddia edilen..) ''normal'' kavramımızın dışındaki şeyler süper ilgi çekiyor. Bu bir gercek. Senelerdir 'UFO gören masum köylüler', yok efendim 'Van gölü canavarları' bitmedi gitti. Aslında bitti ya onlar.. Onları yemez artık kimse. 21. yüzyılın geyiklerinin biraz daha gerçekçi görünen, biraz daha esrarengiz ve sanki bilimi de arkasına almışcasına kendine güvenen şeyler olması lazım. Yoksa yemiyoruz çünkü..

Saadettin Teksoy tarzı abukluklar bitti. Peki yerine ne geldi? Şundan bikaç yıl öncesine kadar X-Files vardı, şu an da Supernatural var.. Gerçi bunlar dizi.. En azından haber bültenlerinde görmüyoruz, ama zannetmeyin ki eskisinden daha az inanılıyor!

Google a 'paranormal activity' yazıyoruz ve karşımıza milyonlarca sonuç çıkıyor. Ki bunların büyük bi kısmı sanki bildigimiz 'uzakdoğu sporu' ymuşcasına bunların kurslarını veren adamların yaptıkları siteler, açtıkları forumlar.. Ciddi ciddi takip eden, yazan, çizen elemanlar yalnız bunlar.

Adam ''enerjimi avuçlarımda topladım, döndürdüm, top yaptım'' diyor mesela..Adını da koymuş; 'psi ball'.. Eyvallah diyoruz öbürüne geçiyoruz. İkinci sitede karşımıza 'kaşık büken' amca çıkıyor! David Copperfield, Criss Angel gibi ''illüzyonistim baba ben, işim bu. Göz yanılması, ipler falan..'' demiyo yalnız. ''Ben bu kaşıgı zihin gücüyle bükerim, gel benden 2 kur kurs al, sen de bükersin'' diyor!! Ya baba bırak bu işleri.. Hadi kabul ettim, Matrixteyiz biz, eyvallah.. Ama senden 'the one' olmaz.. Kaldı ki 1 tane de değilsiniz. 'there is no spoon' falan deme bana..

'Mümkünatı yok, yapılamaz!' falan demiyorum.. Nitekim insan beyninin sınırlarını bilmiyoruz. Ama biliyorum ki biri zihin gücüyle kaşık bükülebilseydi, psi-ball yapılabilseydi bunu çekip youtube a koymazdı :D. Hem bi kere ben yapamıyosam sen nasıl yapabiliyosun? :D

Bunun aduketi var, iyice küçükken anime seyredip akabinde gaza gelip saatlerce 'herhangi bir anormallik' göstermeye calişması var, animede sinirlenen adamın orasını burasını parlatıp, yok efendim chakrasını kontrol edip milleti dövdügünü görüp ''acaba sinirlensem ben de yapabilir miyim lan?' diye düsünüp 11 yasında televizyon karsısında sinirlenmeye calışması var.. Kafadan 10 yıl çalışmışız oglum işte!!.. ama ben yapamıycam, hıyar agasının biri yaptıgını iddia edip bi de üstüne kurs açıcak? (bak çok sinirlendim, birazdan girerim 'berserk mode' a..) Yürü git işine hocam ya..



p.s : O adam 'psi-ball' yapsın ben de RASENGAN! yapmazsam bak böyle oluyim.. Hemde tek elle yaparım! Öyle Naruto gibi kendimi kopyalayıp takım çalışmasına falan girmem. Tek elle bak.. Yapmazsam böyle oluyim dedim.. Hadi bakalım..
(bu siniri kaçırmiyim, hemen başlıyım calışmalara)

5 Ocak 2009 Pazartesi

Sanat adamı oldum! İfrit oldum!

Hepimiz hesaplayan adamlarız! Yalan mı? Kutu kola aldıgında ''aslında 2.5 litre alsaydım şu kadar kolayı bu kadar paraya alıcaktım'' diyoruz. Sadece yiyecek-içeceklerde mi yapıyoruz? Tabii ki hayır..

Evinde internetin var. Bi çılgınlık yapmışsın sınırsız almışsın, kotan falan yok. Gerci elin mahkum kotasız alıcan. Zaten ''World of Warcraft'' bitmek tükenmek bilmeyen patchleriyle o 4gb cık kotanı yalan ediyor. 2 de Youtube açtın mı, yandın.. Gelir boru gibi telefon faturası.. Sonra pederle papaz ol.. Neyse konu bu degil. Kıydın paraya sınırsız internet cektin altına. Peki ay sonunda sadece 5gb download ettigini farkettigin zaman içine oturmayacak mı o fazladan verdiğin 20 lira? Oturucak..

O yüzden naapıyoruz? Zibil tane dizi-film indiriyoruz. Kotasız internet boşa akmıyor(!) E haliyle sanat adamı oluyoruz. Misal ben imdb nin en cok oy alan 250 filmini bitirmeyi düşünüyorum. Yaşasın torrent kardesligi!

Şimdi bu İntarweb Movie DataBase bu ilk 250 yi nasıl sıralıyor? Sen oyluyosun, adam ortalama alıyor, falan fıstık.. Ama bazen bi o oylara bide filme bakıp dumur oluyosunuz. ''Lan bu adamlar ya sayı saymayı bilmiyolar yada hiç dayak yememişler'' diyosunuz. Kimileri klasik türk mantığıyla dünyanın en sikindirik filmi olmaya aday bi filmi sırf 'türk yapımı' diye 10 üzerinden 8 küsürlerde tutar (bakınız: emre aydının avrupa müzik ödüllerinde çoşması vb.) kimileri de yine 10 üzerinden 9.5 vermeye kıyamayacağınız filme öyle düşük oylar verir ki filmin notu 8.5 lara düşer..

Ya şimdi kimse kusura bakmasın.. Zevkler/renkler ayrı olabilir ama o da bi yere kadar. Sanatta (özellikle sinemada) kalite bazen çok belirgindir. Anlamak için kendinizden bişeyler katmanız falan gerekmez. Dolayısıyla o 'zevkler/renkler tartışılmaz' da yalan olur.

Sadece bir internet forumunun problemi falan degil bu, yanlış anlamayın. Yok mu etrafınızda nitelikli çoğunluğun hastası olduğu filmlere 'berbat film' falan deyip karizma yaptığını sananlar? Hani bi ''ben zor begenirim, eheheh'' demeler falan? İllaki vardır.

Aksi de vardır. Misal adam sana gelir der ki; ''gerzek kuzenler'' dünyanın en süper filmi olm,oscar vermezlerse kesin türküz diye vermiyolar bıdıbıdı..'' Şimdi odunla dalsam ben bu adama barbar falan diyemezsin bana. Yerinde bi tepki çünkü. (Allahım nereye gidiyo bu yazı?)

ya işte 'Yüzüklerin Efendisi' serisinin ratingleri düşük, ona sinirim bozuldu.. Zevksiz ibneler.